Yaradılıştaki
her şeyin bir başlangıcı vardır ama çalışmamda gördüm ki hiçbirinin sonu yok.
60’ların sonunda geçmiş yaşam regresyonu ve reenkarnasyonu öğrendiğimde çok
fazla bilgi yoktu, New Age (Yeni Çağ) terimi henüz kullanılmıyordu.
Merhum
eşim Johnny ve ben, danışanımız Anita’nın beş yaşamına gittiğimiz ilk geçmiş
yaşam regresyonu deneyimimizle, Anita’nın ruhunun Kaynak tarafından
yaradılışına dair nefes kesici bir yolculuğa başladık.
Anita’nın
tüm yaşamları kendi içlerinde büyüleyiciydi, ama Dünya’daki bir bedenle enkarne
olmadan önce ruhuyla iletişim kurduğumuzda yaradılışın kendi anlaşılamıyan
dinamiklerine dair ipuçları yakaladık.
Sayısız
geçmiş yaşam regresyon seansları sırasında bana Kaynak’ın varoluş şeklinin
bizim sınırlı zihnimizle anlaşılamayacak kadar geniş bir şekilde olduğu
söylendi. Kadim kültürlerdeki yaradılış hikayeleri de aynı şekildedir; Tanrı
vardır ve her daim olacaktır.
Anita’nın
vakasında, ilk enkarnasyonunda 14. Yüzyıl Almanya’sında Gretchen adlı bir kadın
olduğunu öğrendik. Travmatik yaşamı ve ölümünden sonra, Anita’yı zamanda daha
da ileriye götürdük.
Keşfettiğimiz
şey bedenden ayrılmış bir ruhtu ve buna Mükemmel Ruh adını verdik. Anita ile
yaşamlar arasında bir ruhken konuştuk, ruh konuşmaya başladığı anda alışılmadık
bir şeyin olduğunu fark ettik. Mükemmel Ruh daha farklı bir ses tonuyla
konuşuyordu ve yaradılış konusunda hayal bile edemeyeceğimiz bilgilere sahipti.
Anita’nın
yükselmiş ruhu yaradılışı böyle tarif etti: “Yaratıcı istediği her şeyi
materyalize edebilir. Yaratıcı bir şeye dokunur ve o istediği gibi olur. Ben de
bu şekilde yaratıldım. Bir parça iyilikle yaratıldım. Ben tamamen iyiyim ve onu
mutlu ediyorum. O Dünya’yı yarattı. O Dünya’daki her şeyi yarattı. Güneşimizi
yarattı. Ayımızı yarattı. Tüm gezegenleri yarattı. Her birinin kendine özgü bir
yaşam formu ve ruhu var.
Yaradılış
ve insan ruhunun varlığından bahsederken Mükemmel Ruh şöyle dedi: “Dünya’daki
sorunlar nedeniyle bizden buraya gelmemizi ve buradaki insanlara yardım
etmemizi istedi. İnsanların onun istediği gibi davranmayacağını biliyordu yine
de tüm gezegenler içindeki en güzelini insanlara verme lütfunda bulundu. İnsan
bilgiye sahip ama bilgiyi doğru şekilde kullanamayan bir canlı. Yaratıcı onlara
yardım etmeye çalışsa da insanlar bu inancı reddediyor.”
Şu anki
yaşamlarımızda, bu geniş yaradılış yelpazesi gözümüzden kaçabilir ama Dünya’daki
görevimiz bitince ruhlarımızın tekrar Kaynak ile birleşeceğini bilmek harika
bir his.
Dolores
Cannon
*Dolores Cannon'ın blogundan tercüme ettiğim bu yazının orjinali için:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder