12 Mart 2013 Salı
Dolores Cannon I - Atlantis ve Müdahalesizlik İlkesi
Dolores Cannon, kendi geliştirdiği kuantum şifalanma hipnoz terapisi (Quantum Healing Hypnosis Therapy) ile 45 yıldır, pek çok konuda şifalanmaya hazır olan danışanlarını şifalandırıyor. Cannon aynı zamanda, bu çalışmalar esnasında "onlar" diye adlandırdığı enerji varlıkları ile (şahsi fikrim bu varlıkların konsey üyeleri, aydınlanmış üstatlar, ruhsal rehberler olduğu yönünde) de danışan üzerinden iletişime geçerek evrenin yaratımı, Altın Çağ, E.T.'ler ve bunun gibi aklınıza gelebilecek her konuda onlardan bilgi alıyor. Şimdiye kadar 17 kitabı yayınlanan Cannon'ın Türkçe baskısı olan iki kitabı var: Ölümün Ötesi ve Hatırlanan 5 Yaşam.
Dolores Cannon 9-10 Mart tarihlerinde Sirius Ufo Derneği'nin davetlisi olarak ilk kez Türkiye'ye geldi. Verdiği seminerde pek çok bilgiyi bizlerle paylaştı. Ben de aldığım notların bir kısmını birkaç yazı şeklinde sizlerle paylaşmak istiyorum.
Cannon, dünyamızı ve bizleri gözlemlemek ile görevli olan E.T.'lerin varlığından bahsetti. Bu görevliler dünyanın doğduğu ilk günden beri onunla ilgileniyorlar ve diğer gezegenlerden getirdikleri canlı örnekleri ve hücreler ile bu gezegende yaşamın olmasını sağladılar. Sonrasında da uygarlığı başlattılar. Ancak tüm sistemde geçerli olan bir kural var bu da "müdahalesizlik yasası" olarak tabir ediliyor. Buna göre bir gezegende uygarlık ortaya çıktıktan sonra E.T.'ler müdahale edemiyor. Bu yasanın geçersiz olduğu tek durum ise gezegenin yok olma riskiyle karşı karşıya kalması. Cannon, dünyanın tam üç kez bu durumu yaşadığını belirtiyor. Elbette bu durumlardan biri Atlantis döneminde yaşanmış.
Her dönemde insanların kontrol edebileceklerinden fazla güce sahip olma istekleri müdahale ihtiyacına neden olmuş. Dolores Cannon, daha fazla güce sahip olmak isteyenlerin her seferinde ERKEKLER olduğunu da belirtti :) Kadınlar ise bu durumu şifalandırmaya çalışıyorlarmış.
Atlantis'liler kullandıkları kristal enerjisini gökyüzüne doğrulttuklarında ozon tabakası delinmiş, sızan güneş ışınları ise yeryüzünü tahrip etmiş. Afrika eskiden tropikal bir bölgeymiş ancak bu nedenle çölleşmiş. Yine o dönemde farklı canlılar birleştirilmeye çalışılmış, insan ve at, insan ve boğa gibi. Bunun dışında Atlantis'lilerin kara madde olarak adlandırdıkları madde üzerinde çalışması da bu uygarlığın çöküşünü getirdi. Aslında tüm bu anlatılanlar şu anki durumumuzu hatırlatmıyor mu? Ozon tabakasının delinmesi, domuzların üzerinde yapılan çalışmalarla insan organlarının üretimi ve Cern'deki antimadde araştırmaları...
Her neyse biz konumuza dönelim. Böylece Atlantis'liler dünyanın varlığını tehdit ettiler ve E.T.'ler müdahale etmek durumunda kaldı. Irkın devamı için bir grup Atlantis'li sağ bırakılırken, diğer tüm insanlar biraz uyumak ve bu bilgileri unutmak için tekrar kaynağa döndü.
Kalan Atlantis'liler dünyanın farklı yerlerinde sahip oldukları bilgileri kullanarak bize miraslar bıraktılar. Mısır piramitleri ve Peru Machu Pichu'daki yapılar bunların örneği. Atlantis'liler düşünce gücüyle kocaman taşları kaldırabiliyor, gelişmiş teknolojileriyle birbirine bağlıyordu. O nedenle şimdi bile bu kayaların arasına bir kağıt parçası bile giremiyor. Bu konuyla ilgili olanlar Ancient Alien belgeselinde daha fazla bilgi bulabilir. Dolores Cannon'un paylaştığa bilgilere geri dönelim.
Kalan Atlantis'lilerin bir kısmı denizin altına gitti, bir kısmı bahsettiğimiz gibi piramitleri inşaa etti. Piramitlerin yerleri elbette tesadüf değil, önemli enerji alanlarında bulunuyorlar ve şu anda yerin altındaki uygarlıkların da yeryüzüne giriş çıkış yaptığı kapılar buralar.
Atlantis'ten sonra dünyanın yok olma riski ikinci dünya savaşı sırasında tekrar söz konusu oldu. E.T.'ler geldiklerinde atom gücünün olması gereken çok daha önce bir zamanda keşfedildiğini ve iyi amaçlarla değil de silah olarak kullanıldığını gördü. Uygarlığı tekrar en başa döndürmek istemiyorlardı bu nedenle bu kez farklı bir çözüm buldular ve gönüllü olan ruhlar bu durumu dönüştürmek için dünyaya gelmeye başladı. Dolores Cannon, doğum yıllarına ve özelliklerine bağlı olarak bunların üç dalga halinde geldiklerini belirtiyor. Bu konuyla ilgili yazdığı kitabının adı ise Three Waves of Volunteers.
Gönüllülerin de yardımı, ışık ve sevgiyle yeni dünyaya adım atacağımıza inanıyorum. Altın Çağ artık başladı ve bizler bu anda dünyada olabilen, olmayı seçen şanslı ruhlarız. Dolores Cannon bu dönemin tüm evren tarafından merak ve heyecanla izlendiğini belirtiyor, sanırım bu konuda biraz şımarabilir ve hava atabiliriz ne dersiniz?
Işık ve sevgiyle,
Damla
Etiketler:
Atlantis,
Cern,
Dolores Cannon,
E.T.,
geçmiş yaşam şifası,
Hatırlanan Beş Yaşam,
Machu Pichu,
Mısır,
Ölümün Ötesi,
piramitler,
Quantum Healing Therapy,
regresyon,
şifalanma,
Uzaylı,
www.kimimila.com
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Paylasim icin tesekkurler. Keske kitaplarinin hepsi cevirilip yayinlansa.
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil