23 Mayıs 2015 Cumartesi

Enerji alanımda ışığa geçememiş varlık var alarmı hakkında


Enerji alanı dediğimiz şey bedenden çok daha geniş bir alana sahip olan ve kişinin titreşimleriyle şekillenen, dönüşen kişiye ait parçadır. Enerji alanı taranarak düşük titreşimli eterik bağlar şifalanabilir, çakralar temizlenebilir, fiziksel, ruhsal ve zihinsel blokajlar şifalanabilir. (bu noktada hatırlatmakta fayda var spiritüel çalışmalar tıbbi amaçlı değildir ve böyle görülmemelidir). 

Biliyorsunuz evrende her şeyin özü birdir ve her şeyin de bir titreşim frekansı vardır. Dolayısıyla eğer biz aldatılmaktan korkuyorsak ve buna enerjimizi gönderirsek titreşimimizin frekansı aldatılma frekansına düşer ve büyük ihtimalle de aldatılırız. Tam tersi eğer biz güzel şeylerin olacağına inanır ve bu inançla Dünya'ya bakarsak güzellikler bize gelir çünkü aynı frekanstayızdır. Aslında "secret" ya da çekim yasası diye adlandırılan durum bu şekilde özetlenebilir.
Bir de bazı enerji alanı taramalarında "sizin enerji alanınızda başka varlıklar var" gibi teşhisler yaşayabilirsiniz. Bize anlatılan "üç harfli" diğer deyişle "cin" hikayeleri ya da exorcist-şeytan çıkarma gibi korku filmler nedeniyle bizim dışımızda kalan varlıkların bize kötü şeyler yaptırabildiğini ya da bize normalde düşünmeyeceğim fikirler düşündürüp, hisler hissettirebileceğini zannediyoruz. Ve aklımıza gelen ilk şey "beni kurtarın bundan" oluyor. Oysa ki durum bundan hayli farklı…
Gerçekte olan şu belli konularda deneyimlememiz gereken şeyler, öğrenmemiz gereken dersler oluyor. Dolayısıyla otomatik olarak bu konuların frekansında oluyoruz hal böyle olunca da bu frekansta başka boyutlardan başka varlıklar da var olabiliyor bu doğrudan bizim enerji alanımızda yaşadıkları, simbiyoz bir şekilde bizim enerjimizle var oldukları anlamına gelmiyor sadece aynı otobüsete yolculuk yaptığımız anlamına geliyor. Nasıl özellikle yaz aylarında otobüste beraber yolculuk yaptığımız kişilerin ne yedikleri, ne kadar temiz oldukları bizi etkiliyorsa ya da yüksek sesle konuşmaları aynı frekansta olduğumuz bu arkadaşları da bir şekilde hissediyoruz ama bu noktada esas olan otobüste kimlerin olduğundan çok otobüsün uğradığı duraklar ve varış istikameti. Yani bizler otobüste tek başımıza olsak da otobüs kalabalık olsa da maruz kaldığımız manzaralar aynı. 
Daha farklı anlatmamız gerekirse Dünya'ya uyumlanamamış olabilirsiniz ve bu nedenle Dünya'ya uyumlanamayanlar grubuna üyesinizdir bu grubun hayatınızda size aynalık eden üyelerinin dışında size göremediğiniz üyeleri de olabilir ancak bir şekilde ruh ve enerji alanınız onların titreşimlerini hisseder ve etkilenir (tıpkı otobüste yüksek sesle müzik dinleyen çocuğun müziğinden etkilenmek gibi). Bu durumu değiştirmenin yolu yine "ruhsal dönüşüm"den geçer. Yani etrafımızda varlıkları ışığa uğurlamak, enerji alanı temizliği yapmak geçici olarak bizi rahatlatsa da istikameti değiştirmez. İstikametin değişebilmesi için ruhen, zihnen ve bedenen adımların atılması ve gerçekten dönüşümün istenip uygulanması gerekir. 
Ayrıca ufak bir not daha, "tü kaka" diye adlandırılan bu enerji varlıkları aslında kötü niyetli ve size zarar veren varlıklar değildirler kendi titreşimleri zaten çok düşük olduğu için çoğunun yaşam enerjisi de azdır. Ve çoğu kolayca hoşçakal der, sizinle aynı otobüste olmalarının tek sebebi de aynı noktalarda ders almanız gerektiğidir. 
Dolayısıyla evren bir kez daha size aynı şeyi hatırlatır: "Hayatının ve attığın adımların, seçtiğin düşüncelerin sorumluluğunu al, sevgi ve ışığı seçmek ve yükselmek daima senin elinde"
Işık ve sevgiyle kalın,
Titreşiminiz hep sizin için en hayırlı olan frekanslarda olsun...

18 Mayıs 2015 Pazartesi

Yaradılış: İnsan Ruhunun Kökenleri - Dolores Cannon *


Yaradılıştaki her şeyin bir başlangıcı vardır ama çalışmamda gördüm ki hiçbirinin sonu yok. 60’ların sonunda geçmiş yaşam regresyonu ve reenkarnasyonu öğrendiğimde çok fazla bilgi yoktu, New Age (Yeni Çağ) terimi henüz kullanılmıyordu.
Merhum eşim Johnny ve ben, danışanımız Anita’nın beş yaşamına gittiğimiz ilk geçmiş yaşam regresyonu deneyimimizle, Anita’nın ruhunun Kaynak tarafından yaradılışına dair nefes kesici bir yolculuğa başladık.
Anita’nın tüm yaşamları kendi içlerinde büyüleyiciydi, ama Dünya’daki bir bedenle enkarne olmadan önce ruhuyla iletişim kurduğumuzda yaradılışın kendi anlaşılamıyan dinamiklerine dair ipuçları yakaladık.
Sayısız geçmiş yaşam regresyon seansları sırasında bana Kaynak’ın varoluş şeklinin bizim sınırlı zihnimizle anlaşılamayacak kadar geniş bir şekilde olduğu söylendi. Kadim kültürlerdeki yaradılış hikayeleri de aynı şekildedir; Tanrı vardır ve her daim olacaktır.
Anita’nın vakasında, ilk enkarnasyonunda 14. Yüzyıl Almanya’sında Gretchen adlı bir kadın olduğunu öğrendik. Travmatik yaşamı ve ölümünden sonra, Anita’yı zamanda daha da ileriye götürdük.
Keşfettiğimiz şey bedenden ayrılmış bir ruhtu ve buna Mükemmel Ruh adını verdik. Anita ile yaşamlar arasında bir ruhken konuştuk, ruh konuşmaya başladığı anda alışılmadık bir şeyin olduğunu fark ettik. Mükemmel Ruh daha farklı bir ses tonuyla konuşuyordu ve yaradılış konusunda hayal bile edemeyeceğimiz bilgilere sahipti.
Anita’nın yükselmiş ruhu yaradılışı böyle tarif etti: “Yaratıcı istediği her şeyi materyalize edebilir. Yaratıcı bir şeye dokunur ve o istediği gibi olur. Ben de bu şekilde yaratıldım. Bir parça iyilikle yaratıldım. Ben tamamen iyiyim ve onu mutlu ediyorum. O Dünya’yı yarattı. O Dünya’daki her şeyi yarattı. Güneşimizi yarattı. Ayımızı yarattı. Tüm gezegenleri yarattı. Her birinin kendine özgü bir yaşam formu ve ruhu var.
Yaradılış ve insan ruhunun varlığından bahsederken Mükemmel Ruh şöyle dedi: “Dünya’daki sorunlar nedeniyle bizden buraya gelmemizi ve buradaki insanlara yardım etmemizi istedi. İnsanların onun istediği gibi davranmayacağını biliyordu yine de tüm gezegenler içindeki en güzelini insanlara verme lütfunda bulundu. İnsan bilgiye sahip ama bilgiyi doğru şekilde kullanamayan bir canlı. Yaratıcı onlara yardım etmeye çalışsa da insanlar bu inancı reddediyor.”
Şu anki yaşamlarımızda, bu geniş yaradılış yelpazesi gözümüzden kaçabilir ama Dünya’daki görevimiz bitince ruhlarımızın tekrar Kaynak ile birleşeceğini bilmek harika bir his.

Dolores Cannon
*Dolores Cannon'ın blogundan tercüme ettiğim bu yazının orjinali için: